Amerikan mallarına uygulanan yeni Çin tarifeleri piyasaları sarstı. Ancak analistler, tırmanan ticaret savaşı ortasında Bitcoin’in jeopolitik risklere karşı bir korunma aracı olmaya devam ettiğini belirtiyor.
ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı ve Bitcoin piyasası
ABD ve Çin arasındaki ticaret anlaşmazlığı giderek tırmanıyor. Bu durum finansal piyasalarda belirsizliğe neden oluyor. Bitcoin ve diğer kripto para piyasalarıda bu durumdan etkileniyor.
Çin, Amerikan ürünlerine %10 ile %15 arasında yeni gümrük tarifeleri uygulamaya başladı. Bu durum piyasalarda endişe yaratıyor. Ancak analistler bu tarifelerin gerçek etkisinin abartıldığını düşünüyor.
Özellikle, Çin’in Amerika’dan ithal ettiği petrol ve tarım makinelerine %10, kömür ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) gibi ürünlere ise %15 oranında vergi uygulanacak.
Bu durum ABD’nin önceki vergilerine bir yanıt olarak görülüyor. Bu gelişmeler başlangıçta yatırımcılar arasında paniğe yol açtı. Fakat bazı uzmanlar bu ürün kategorilerinin, Çin’in ABD’den yaptığı toplam ithalatın sadece küçük bir bölümünü oluşturduğunu belirtiyor.
ABD, Çin’in LNG ihtiyacının yalnızca %6’sını karşılıyor. Ayrıca kömür için de benzer bir oran söz konusu. Bu nedenle, uygulanan yeni tarifelerin doğrudan etkisinin sınırlı kalması bekleniyor.
Bitcoin’in güvenli liman olarak rolü
Sert piyasa düzeltmesiyle milyarlarca dolar buharlaşmasına rağmen, bazı analistler Bitcoin’i jeopolitik istikrarsızlık dönemlerinde güvenli bir liman olarak görüyor.
Birçok yatırımcı, Bitcoin’in ekonomik belirsizlikler ve enflasyon endişeleri karşısında değer kazanabileceğine inanıyor.
Finansal bağımsızlık konusunda tanınmış isimlerden biri olan Robert Kiyosaki, Bitcoin’deki son fiyat düşüşünü bir “alım fırsatı” olarak değerlendiriyor.
Kiyosaki, özellikle kriz dönemlerinde Bitcoin’in bir değer saklama aracı olarak stratejik önem taşıdığını vurguluyor.
BRUTAL CRASH HERE NOW. The stock, bond, real estate, gold, silver, and Bitcoin markets are crashing.
The best assets in the world are going on sale.
Millions will lose their jobs.
This is the best time to get rich.
Don’t be a loser. Stay cool. Take care.
— Robert Kiyosaki (@theRealKiyosaki) February 3, 2025
Ticaret savaşından kaynaklanan dalgalanmalar Ethereum’da etkilemiştir. Analistler, mevcut gerilimlerin sürmesi halinde Ethereum fiyatlarının daha fazla düşebileceğini tahmin ediyorlar. Buna rağmen, uzun vadeli yatırımcılar halen optimist kalmayı sürdürüyor.
Stratejik yatırımcılar ise bu tür piyasa hareketlerini bir panik sebebi olarak değil, bir fırsat olarak değerlendiriyorlar.
Fiyatlar geçici olarak düşüyor
ABD ve Çin arasındaki gerilimin tersine, ABD, Kanada ve Meksika arasında varılan geçici bir anlaşma yatırımcılara bir miktar rahatlama sağladı.
ABD, daha sıkı sınır kontrolleri karşılığında Kanada ve Meksika’dan ithal edilen mallar üzerindeki gümrük vergilerini 30 gün süreyle erteledi. Bu durum ekonomik bozulma endişelerini bir dereceye kadar azalttı.
Bu olumlu gelişme, Bitcoin’in geçici bir toparlanma göstermesine yardımcı oldu. Ayrıca kripto piyasalarının küresel olaylara ne kadar hassas olduğunu ortaya koydu.
Belirsizlik devam etmekle birlikte, deneyimli piyasa katılımcıları sabırlı olmanın önemini sürekli vurguluyorlar.
Kısa vadeli dalgalanmalar olsada, pek çok kişi Bitcoin ve diğer kripto para birimlerinin uzun vadede yükseliş eğilimi göstereceğine inanıyor.
Volatilite endişe verici olabilir, fakat aynı zamanda bilinçli yatırımcılar için fırsatlarda sunar. Özellikle’de geleneksel finans piyasaları jeopolitik risklerle başa çıkmaya devam ederken.
Kripto para piyasalarına etki
ABD-Çin ticaret savaşının kripto para piyasalarına etkileri, birden fazla yolla hissetmektedir. Bu durum piyasaların yapısını ve yatırımcıların davranışlarını önemli ölçüde etkileyebilmektedir.
Ekonomik belirsizlik dönemlerinde, yatırımcılar genellikle daha az riskli olarak gördükleri varlıklara yönelirler.
Bu çerçevede, Bitcoin ve diğer büyük kripto paralar, geleneksel hisse senetleri ve bonolar gibi varlıkların aksine, politik ve ekonomik belirsizliklerden daha az etkilenme potansiyeline sahip alternatif yatırım araçları olarak öne çıkar.
Özellikle Bitcoin, son yıllarda “dijital altın” olarak adlandırılarak, kriz zamanlarında değer saklama aracı olarak değerlendirilmeye başlanmıştır.
Ticaret savaşları, döviz kurlarında volatiliteyi tetikleyebilir. Bu durum bazı para birimlerinin değerinin düşmesine neden olur.
Özellikle Çin yuanı üzerinde baskı oluştuğunda, Çinli yatırımcılar sermayelerini koruma amacıyla daha az izlenebilir. Bu sayede kontrol edilebilir olan kripto paralara yönelebilir.
Bu hareket, kripto para piyasalarında likidite artışına ve bazı kripto paraların değerinde yükselişe neden olabilir.
Diğer yandan, ABD ve Çin gibi büyük ekonomilerin kripto para piyasalarını daha sıkı düzenlemesi, global kripto para piyasaları üzerinde baskı yaratabilir.
Özellikle ICO’lar (Initial Coin Offerings) ve token satışları üzerindeki sıkı denetimler, yatırımcıların bu pazarlara girişini zorlaştırabilir. Mevcut durum genel olarak kripto para piyasasına olan güveni azaltabilir.
Düzenlemelerin artması, özellikle kısa vadede, piyasalardaki volatiliteyi artırabilir. Yatırımcıların piyasa koşullarına adaptasyon süreçlerini zorlaştırabilir.
Uzman görüşleri ve tahminler
Ticaret savaşının etkileri hakkında ekonomistler ve kripto para uzmanları çeşitli görüşler ve tahminler sunuyor.
Birçok uzman, ekonomik belirsizliğin artması durumunda Bitcoin’in ‘dijital altın’ olarak kabul edilmesinin güçleneceğine inanıyor. Bu durum yatırımcıların kripto para piyasasına olan ilgisini artırabilir.
Ayrıca, ticaret savaşının getirdiği döviz kuru volatilitesi, özellikle Çin’deki yatırımcılar için kripto paraları daha çekici hale getirebilir.
Ancak, uzmanlar aynı zamanda sert düzenlemelerin piyasalar üzerinde baskı yaratabileceği konusunda uyarıyor.
Genel olarak, kripto para piyasasının geleceğine dair tahminler, global ekonomik koşullara ve ilgili ülkelerin kripto para düzenlemelerine bağlı olarak belirsizliğini koruyor.
Yatırımcı davranışları ve piyasa dinamikleri
Ticaret savaşlarının, özellikle ABD-Çin gibi dünyanın iki büyük ekonomisi arasında yaşanması, global piyasalar üzerinde geniş çaplı etkilere sahip olmaktadır.
Bu durum, yatırımcı psikolojisini ve piyasa dinamiklerini derinden etkileyebilir. Yatırımcılar, genelde artan risk algısı sebebiyle, volatiliteyi düşük tutan ve değerini koruyabilen yatırım araçlarına yönelir.
Kripto para piyasalarında bu durum özellikle Bitcoin gibi büyük ve tanınmış kripto paralara olan talebin artması anlamına gelir.
Bitcoin, kriz zamanlarında güvenli liman olarak görülebilir. Çünkü fiziksel varlıklarla kıyaslandığında daha az hükümet kontrolüne ve manipülasyona uğrayabilir.
Ek olarak, ticaret savaşları sırasında artan makroekonomik belirsizlikler, yatırımcıların piyasalardaki hareketlerini kısa vadeli spekülasyonlara yönlendirebilir.
Bu spekülasyonlar, genellikle piyasa dalgalanmalarını tetikler. Ayrıca kripto para birimlerinin fiyatlarında ani artış ve düşüşlere neden olabilir.
Bu tür dalgalanmalar, piyasanın likiditesini ve genel istikrarını etkileyebilir. Bu durum yatırımcıların portföylerinde ani değişikliklere gitmelerine neden olabilir.
Bireysel ve kurumsal yatırımcılar, bu tür dalgalanmaları minimize etmek için çeşitlendirme stratejilerine daha fazla önem verebilirler.
Bununla birlikte, ticaret savaşlarından kaynaklanan ekonomik baskılar, dünya genelindeki merkez bankalarının para politikalarında değişiklik yapmalarına yol açabilir.
Bu tür politika değişiklikleri, özellikle faiz oranlarında yapılacak düzenlemeler ile kripto para piyasaları dahil olmak üzere yatırım araçlarının cazibesini artırabilir veya azaltabilir.
Örneğin, düşük faiz oranları, yatırımcıları daha yüksek getiri sunan varlıklara, potansiyel olarakda kripto para birimlerine yönlendirebilir.