Faiz, ekonomik dünyada merak edilen ve önemli bir rol oynayan bir kavramdır. Hem bireylerin hem de toplumların finansal yaşamlarını etkileyen faizin ne olduğunu ve çeşitlerini anlamak, mali bilincin gelişmesi için önemlidir. Peki tam olarak faiz nedir? Farklı işlevlere sahip olan faiz türleri nelerdir? Faizlerin artıp azalması ne anlama gelir?

Business 2 Community olarak bu makalemizde, faiz kavramını açıklayacak ve farklı faiz türlerinin anlamlarını detaylı bir şekilde ele alacağız.

Faiz Nedir? Tanımı ve Anlamı

Faiz, ekonomi ve finans sektöründe önemli bir rol oynayan bir kavramdır. Günlük hayatta sıkça karşılaşılan bir terim olarak, kısaca banka veya benzeri finansal kuruluşlardan alınan borç paraların kullanımına karşılık ödenen ücret olarak tanımlanabilir.

Faiz oranları, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir ve genellikle ülkenin ekonomik koşullarına ve politikalara göre şekillenir. Ayrıca, faiz aynı zamanda finans kuruluşlarının bireylere kullandırdığı varlıklardan elde ettikleri geliri de ifade eder.

Son yıllarda dünya genelinde yaşanan ekonomik krizler ve daralmalar, insanların ekonomik terimlere daha fazla ilgi göstermesine neden oldu. Bu yazıda, faiz kavramını derinlemesine inceleyecek ve farklı faiz türlerini ele alacağız. Bu sayede ekonomi ve finans dünyasının önemli bir parçası olan bu kavram hakkında sizlere detaylı bilgi vermiş olacağız.

faiz nedir

Faizin Kökeni ve Tarihçesi

Arapça kökene sahip olan faiz kelimesi Osmanlı Türkçesinde de “faide” olarak kullanılır. Arapça kökündeki anlamı itibariyle “artış gösteren” ve “fazlası” gibi anlamlara gelir. Genellikle bir borca karşılık ödenen para anlamında kullanıldığı görülür. Bilhassa günümüzde sermaye sahibinin sermayesini kullandırma karşılığında vade sonunda elde ettiği kâr anlamına gelir. 

İlk kez Rönesans döneminde Avrupa’da kullanılmış olan faiz, Rönesans öncesinde özellikle de Orta Çağ’da hoş karşılanmayan bir uygulama olarak bilinir. Rönesans dönemiyle birlikte ticaretin de gelişmesi sonucunda paranın önemi ve değeri büyük oranda artar. Buna paralel olarak da borçlanma maliyeti ortaya çıkar.

Yeni iş kurmak isteyenler, ihtiyaçları için finansman arayanlar ya da ticaret hacmini büyütmek isteyen kişilerin belirli bir maliyet karşılığında borçlanmaya başlaması olarak ortaya çıkmıştır.

Faiz Çeşitleri Nelerdir?

Faiz nedir sorusuna yanıt verdikten sonra sırada faizlerin sınıflandırılması var. Faiz türlerini incelerken birbirinden farklı çok sayıda kritere göre değişiklik gösterdiğini görmek mümkündür. Faiz çeşitleri genel itibariyle; mevduat faizi, banka faizi, devlet faizi, kredi faizi, tahvil ve bono faizleri ile gösterge faizi olarak ayrılır. Bu faiz çeşitlerini detaylı bir şekilde inceleyelim.

Mevduat Faizi Nedir?

Bankaların müşterileri için oluşturduğu mevduat hesaplarına yatırılan paraya karşılık gelen getiri olarak da bilinir. Bir diğer ifadeyle de bankaya para yatırıldığında elde edilebilecek olan gelirdir. Mevduat faizi alabilmek için paranın -genellikle en az 32 gün- belirli bir süre hesapta durması ve hareket etmemesi gerekir. Bireysel ya da kurumsal mevduat getirisi elde etmek mümkündür. Kısa ya da orta vadeli mevduat faizine para yatırırken aynı dönemin enflasyon oranından yüksek getiriye sahip olduğuna dikkat etmek gerekir. 

Zira enflasyonun altında faiz ödemesi alınması reel getirinin kâr değil zarar olduğunu gösterir. Mevduat faizleri genellikle vadesiz mevduat ve vadeli mevduat olarak ikiye ayrılır. Vadeli mevduat türünde faiz oranları banka tarafından belirlenir ve kişiye özel olacak şekilde de teklif edilir. Getiri oranları ise yatırılan paranın boyutuna göre değişiklik gösterecektir. 

Banka Faizi Nedir?

İsminden de anlaşıldığı gibi bankalar tarafından uygulanan getiri çeşitlerinden biridir. Bankaların mevduat ve kredi olmak üzere iki farklı uygulamayla faiz verdiği bilinir. Her ikisi de yukarıda detaylı bir şekilde incelenmiştir.

Devlet Faizi Nedir?

Devlet faizleri ekonomi ve finansla ilgili kişilerin aşina olacağı reel ve nominal gibi bazı sektörel terimleri içerir. Nominal faiz nedir sorusunun yanıtı enflasyon hesaba katılmadan önceki getiri oranı olarak açıklanabilir. Reel faiz nedir diye merak edenler içinse enflasyonun oluşturduğu tüm etkilerin çıkarılmasıyla meydana gelen getiri oranıdır. Reel faiz oranını bulmak için aşağıdaki formül kullanılır:

  • Nominal Faiz Oranı – Enflasyon Oranı = Reel Faiz Oranı

Bu oranların enflasyona göre düzenlenmesi paranın alım gücündeki değişimin göstergesidir. Bunun yanı sıra enflasyon oranı faizlerden yüksekse reel getirinin negatif olarak büyüdüğünü görmek de mümkündür.

faiz turleri

Kredi Faizi Nedir?

Bankalar kişi ya da kurumların ihtiyaç duyabileceği sayısız alanda çok farklı kredi çeşitliliği sunar. Basit faiz nedir şeklinde de cevaplanabilecek kredi faizleri kişi ya da kurumların bankalardan çektiği kredilerden alınan getiri oranı olarak açıklanır. Bireysel krediler, konut kredisi, KOBİ ya da taşıt kredisi gibi çok sayıda seçeneği bulunur. Kredi faizinde getiri oranı tercih edilen kredi türüne göre değişiklik gösterir. İhtiyaç dahilinde krediye başvuran kişiler bankaların belirlediği kurallar çerçevesinde krediye uygunsa krediyi kullanmaya başlar.

Tahvil ve Bono Faizleri Nelerdir?

Devlet tarafından uygulanan getiri türlerinden biri olan tahvil ve bono faizi, kamu harcamaları sonucunda meydana gelen açıkların kapatılması için kullanılır. Devlet tahvilleri genellikle bir yılı aşkın süreyle hazine bonosu da bir yıldan daha kısa süreyle ihraç edilir. Hazine bonolarının ihracında çoğunlukla ihale yöntemi kullanılır. Birçok banka da birinci el olarak nitelendirilen bonoları alarak kârla piyasaya ve müşterilerine satar. Bu sayede hem birinci el hem de ikinci el gibi fiyatlar meydana gelir.

Gösterge Faizi Nedir?

Devlet tahvillerinde en fazla işlem gören getiri seçeneklerinden biri olan gösterge faizi vadesine iki yıldan kısa süre kalan tahvilleri içerir. Çoğunlukla üç yada altı ayda bir olacak şekilde düzenli kupon ödemesi yapılır. Gösterge getiri oranlarının yükselmesi aşağıdaki gelişmelere bağlı olarak değişiklik gösterir:

  • Merkez Bankası tarafından uygulanan para politikası
  • Kamu harcamaları, vergiler ve hükümetin maliye politikaları
  • Tüketim mallarına aşırı iç talep
  • Kredi talebindeki artış ya da azalış gibi değişiklikler
  • İç ve dış politika gelişmeleri 
  • Seçim dönemleri, iç savaşlar ve çatışmalar

Bileşik Faiz Nedir?

Bileşik faiz nedir sorusu sıkça merak edilir. Bileşik faiz, her dönem için kazanılan faizin anaparaya ilave edilmesi sonucunda ortaya çıkan miktara yeniden faiz işletilmesi ile meydana gelir. Bu durum temettü hisselerine yatırım yapan borsa yatırımcıları tarafından kolaylıkla anlaşılır. Nitekim orada da uzun vadede temettü getirisi kazanabilmek için şirketlerin ödediği temettülerle yeniden aynı hisseden alınması bileşik getiri olarak adlandırılır. Böylece ekstra hiçbir ödeme yapmadan eldeki hisse adeti artırılır. Bileşik faizde de mantık tamamen aynı şekilde işler. 

Politika Faizi Nedir?

Türkiye’de son zamanlarda sıkça merak edilen politika faizi nedir sorusunun yanıtı; Merkez Bankasının ticari bankalardan kredi için talep ettiği faiz oranı şeklindedir. Politika faizinin yükseltilmesi para arzını azaltacağı için enflasyonun önüne geçmeyi sağlar. Bunun yanı sıra politika faizi düşerse para arzı büyük oranda artacağından ekonomik büyüme teşvik edilebilir. Fakat bu yalnızca verilebilecek basit bir karar olmaktan öte; politika faizinin artırılması ya da düşürülmesi ekonomik konjonktüre de büyük oranda etki eder.

finansal grafik

Politika faizi yüksek olursa çoğunlukla küçük işletmeler ve bireylerin kredi maliyeti artacağı için borçlarını ödemekte gecikmelerine neden olur. Bunun yanı sıra yatırım ve tasarrufları azaltacağı için ekonomik büyümeyi yavaşlatarak durdurma noktasına getirebilir. Politika faizinin yüksek olması döviz kuru üzerinde de volatilite -aşırı hareketlilik- oluşumuna neden olur. Bununla birlikte para arzını azaltarak enflasyonu düşürür.

Türkiye’de 2023 yılı itibariyle uygulanmaya başlanan politikalar politika faizinin yükseltilmesi ve beraberinde gelecek olumsuz etkilere kısa bir süreliğine dahi olsa direnç gösterilmesi üzerine kuruludur. Bu noktada politika faizi artırılarak para arzının azalması ve enflasyonun düşmesi hedeflenir. Enflasyonda stabil seviye yakalandığında politika faizlerinin yeniden düşürülerek halk için maliyetlerin düşmesi sağlanır. 

Politika Faizinin Özellikleri ve Etkileri

Merkez Bankası siyasi ve ekonomik konjonktüre bağlı olarak politika faizini düşürür ya da yükseltir. Bankalar da Merkez Bankası tarafından uygulanan politika faizi kararına göre borçlanma faizlerini ve konut kredisi faizlerini ayarlar. Politika faizinin indirildiği senaryoda kredi almak daha kolay olacak ve konut kredisi faiz oranları daha düşük olacaktır. Bunun yanı sıra faiz oranının yükselmesi borçlanmayı daha pahalı hale getirerek ipotek oranlarını yükseltir. Böylece faiz getiren mevduat hesaplarında bekletilen tasarruflar yüksek kârlılık getirir.

Akdi Faiz Nedir?

Kredi kartı kullanımı her geçen yıl rekor kırmaya devam ederken bu noktada akdi faiz nedir sorusu da merak edilir. Kredi kartlarının asgari tutar dışında kalan kısmına uygulanan faize akdi faiz adı verilir. Son dönemde yapılan güncellemeyle birlikte aylık borcun asgari tutarı için %3,26’lık bir faiz alınırken kalan kısmı için gecikme faizi oranı %3,56’dır. TCMB tarafından belirlenen aylık azami akdi faiz oranı, yine belirlenen aylık referans oranına 55 baz puan eklendikten sonra ortaya çıkar.

Efektif Faiz Nedir?

Faizle ilgili son çeşidi incelerken efektif faiz nedir sorusuna da yanıt verelim. Yıl üzerinden ve bileşik faiz ile birlikte 1 yıldan daha kısa sürede alınan faiz oranına efektif faiz denir. Bu kapsamda gerçekleşen faiz senelik şekilde alınır. Her şartta nominal faiz oranını göz önünde bulundurularak hesaplanır ve hesaplarken aşağıdaki detaylara dikkat edilir:

  • Efektif faiz hesaplamasında ödeme sıklığı baz alınır.
  • Bileşik faiz değerinin periyoduna bakılır.
  • Faiz oranı aylık olarak hesaplanır.
  • Efektif faizin nominal faizden yüksek olması göz önünde bulundurulur.

Brüt Faiz ve Net Faiz Nedir?

Brüt faiz, stopaj ve vergilerin henüz çıkarılmadığı faiz tutarı olarak bilinir. Bankalar genel itibariyle vadeli mevduat hesaplarının faiz oranlarını brüt faiz olacak şekilde açıklar. Bu nedenle bankalar tarafından açıklanan faiz oranları genellikle net getiri oranını ifade etmez. Kazanılan faiz üzerinden stopaj kesintisi yapılır. Brüt faizin hesaplanması aşağıdaki formül esas alınarak yapılır:

  • Brüt Faiz = (Anapara x Yıllık Faiz Oranı) / 365 x Vade

Vadeli TL mevduat hesapları için vade sonunda elde edilen gelirden aşağıdaki stopaj oranları çıkarılır:

  • 6 aya kadar vade için stopaj oranı: %5
  • 6 ay ile 1 yıl arasındaki vadelerde stopaj oranı: %3
  • 1 yılın üzerindeki vadelerde stopaj oranı: %0

Yukarıdaki veriler Türk Lirası mevduat hesapları için olup Amerikan Doları ya da Euro gibi yabancı döviz cinslerinin vadeli mevduat hesapları için geçerli değildir. Döviz cinslerinin stopaj oranları şöyledir:

  • 6 aya kadar vade için stopaj oranı: %20
  • 6 ay ile 1 yıl arasındaki vadelerde stopaj oranı: %20
  • 1 yılın üzerindeki vadelerde stopaj oranı: %18 

Faiz nedir sorusunun yanıtını faizin çeşitleri ve hesaplanması ile birlikte detaylı inceledikten sonra son olarak net faize de değinelim. Net faiz, vadeli mevduat hesabının vade sonunda kişiye getireceği net getiriyi gösterir. Net faiz ya da net getiri olarak da tanımlanır. Faiz oranından stopajın çıkarılmasıyla ortaya çıkar. Net faizin hesaplanması için aşağıdaki formül uygulanır:

  • Net Faiz = (Anapara x (faiz oranı) / 365 x Vade x (1 – Stopaj Oranı)

Yukarıdaki bilgi ve formülleri akılda kalıcı hale getirmek için somut bir örnekle pekiştirelim. Bunun için 100 bin liralık bir tutarın 32 gün vade ve %20 oranında faizle vadeli mevduat hesabına yatırıldığını varsayalım. Bu bilgilere göre mevduat hesabının net getirisi önce brüt sonra net olmak üzere aşağıdaki gibi hesaplanır:

  • 100.000 TL x 0,20 / 365 * 32 = 1.753 TL = Brüt Faiz 

Bu hesaba göre net faizi bulabilmek için getiriden 6 aya kadar vadelerdeki stopaj oranı olan %5’i düşmek gerekir.

  • 1.753 x (1-0,05) = 1.753 x 0,95 = 1.666 TL = Net Getiri

32 günlük vadeyle 100 bin liralık mevduatını %20 faiz oranı ile bankaya yatıran bir kişinin vade sonunda elinde toplamda net 101.666 TL olur. Faiz oranının hesaplanması, stopajın brüt faizden düşülerek net getirinin bulunması da bu şekilde olur. 

Faiz Oranları Nasıl Belirlenir?

Faizle ilgili kafa karıştırıcı bir tanımdan ziyade örnek vererek ilerlemek gerekirse kişiler çeşitli ihtiyaçları için kaynak arayışındayken bankalar tarafından verilen krediler çoğu zaman cazip gelir. Bu noktada ev satın alırken ya da şirket kuruluşu sırasında bankadan kredi çekmeyi düşünen kişiler ilk olarak faiz oranını inceler. Kredilerde faiz oranı nedeniyle bankaya geri ödenen miktar, ilk etapta alınan miktardan daha yüksek olur. Bunun nedeni ülkedeki enflasyon olup; kredi kullanıldığı sürece banka tarafından verilen paranın değer kaybını önlemek içindir.

faiz oranlari

Faiz oranları her ülkede ülkenin merkez bankası tarafından belirlenir. Faiz oranlarını belirlerken önemli kriterlerden birisi ülkedeki enflasyon oranıdır. Enflasyon, mal ve hizmet fiyatlarının artmasından ötürü satın alma gücündeki düşüş olarak tanımlanabilir. Bu tanım halk arasında genellikle hayat pahalılığı şeklinde özetlenir. Faiz oranlarını etkileyen enflasyonun belirlenmesinde; ithalat ve ihracat, döviz kuru, ekonomik veriler, istihdam ve benzeri kriterler mevcuttur.

Tüm bu kriterlerin değerlendirilmesi sonucunda ülkelerin enflasyon oranları belirlenir. Enflasyon Türkiye’de, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından aylık ve yıllık bazda açıklanır. Merkez Bankası tüm bu kriterleri göz önünde bulundurduktan sonra ideal oranları belirler ve kamu ile paylaşır. Faiz ve enflasyonun arasındaki temel ilişki genel itibarıyla bu şekildedir. 

Faizin Düşmesi ve Artması Sonucunda Neler Olur?

Yüksek enflasyon nedeniyle faizlerin düşmesi ya da yükselmesi sonucunda Türkiye’de büyük etkiler olduğunu görebiliriz. Faiz oranları değişince ülkede hayat sigortası poliçelerine kadar birçok şey değişir. Faiz nedir sorusu yanıt bulduğuna göre şimdi faizin düşmesi ve artması sonucunda neler olacağına bakalım.

Faiz oranlarının artması hem işletmeler hem de tüketiciler için borçlanma maliyetinin artması anlamına gelir. Borç almanın maliyeti çok daha yüksek olmuş olacağı için tüketiciler genellikle harcamalarını azaltma ve gereksiz harcamalardan kısma eğilimine girer. Bu noktada ekonomide durgunluk başlar ve bankaların faiz oranları her gün artmaya devam eder. Böyle dönemlerde tasarruf ederek banka faizini değerlendiren kişilerin çok yüksek oranlarda faiz aldığı görülür. Zira bankalar yeni müşteri çekmek için ve halihazırda müşteri olan kişilerin mevduatını saklamaya devam etmek için faiz oranlarını cazip seviyeye çeker. 

Bazı bankalar için yıllık faiz oranları Ekim 2023 itibariyle aşağıdaki gibidir:

Akbank  %45
Odeabank %44
TEB  %42
ING Bank %40
Garanti BBVA %30

Banka faiz oranlarının ardından şimdi de Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından paylaşılan TÜFE oranlarını inceleyelim. 

Eylül ayında yayımlanan son rapor, enflasyonun bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 61,53 oranında arttığını gösteriyor. Bu noktada faiz oranlarının enflasyonun üzerinde bir getiriye sahip olmadığını görmek mümkün. Kısa vadeli yatırımlar sonucunda aylık enflasyon oranlarının üzerinde getiri elde etmek mümkün olsa da mevcut konjonktürde doğru bir yatırım aracı değildir. Risksiz ve kesin kazanç vaad ediyor olsa da en yüksek yıllık faiz olan %45 dahi enflasyonun %16 oranında altındadır. 

Enflasyon ve faiz oranları arasındaki ilişkiye de bir miktar değindikten sonra şimdi faiz oranları arttırıldığında neler olabileceğine geri dönelim. Faiz oranları arttırıldığında genellikle hisse senedi gibi yüksek risk içeren yatırım araçları görece daha az talep görmeye başlar. Bunun yanı sıra altın ve döviz gibi güvenli liman olarak görülen araçlara rağbet artar. Faiz oranlarının yükselmesi Eurobond ya da tahvil gibi borçlanma araçlarının da değerini düşürür. Ayrıca bkz: Hisse senedi nasıl alınır?

Birazdan inceleyeceğimiz yayımlanan bir rapora göre, Türkiye’de konut satış istatistiklerinde son 1 yıldır uygulanan faiz artırma politikasının kısa vadeli olumsuz sonuçlarını görmek mümkün. Faiz oranları arttırıldığı sürece ev almak için kredi çekmek daha zor hale gelir ve çekilen kredide yüksek faiz oranı sebebiyle anaparanın çok üzerinde geri ödemeler yapılması gerekir. Bunu sayısal verilerle açıklamak gerekirse:

Yeni evlenen bir çiftin konut kredisi için bankalara başvurduğu düşünülürse alınacak ortalama faiz %2,99’dan başlayacak ve %4’e kadar yükselecektir. Bu noktada çekilen kredinin 1.000.000 lira olduğu düşünülürse Ekim 2023 itibariyle en düşük konut kredisi faiz oranı olan %2,99 çekildiğinde geri ödenmesi gereken tutar 3.709.259 lira olacaktır. Ortalama konut kredisi faiz oranı olan %4’te ise geri ödeme 4.958.871 TL’ye tekabül eder. Görüldüğü üzere faiz oranlarının yükseldiği dönemde ev almak için kredi çekmek sonucunda ana paranın en az 3 katının ödenmesiyle sonuçlanır.

ev kredisi

Yukarıdaki yeni evlenen bir çift örneğini daha somutlaştırmak gerekirse yayımlanan rapor aşağıdaki gibidir:

Hem politika faizi hem de konut kredisi gibi faizlerin yükseldiği 2023 yılında bir önceki yılın aynı ayına kıyasla konut satışlarında %35’e ve hatta %44’e varan düşüşler olduğunu görmek mümkün. Elbette uygulanan yüksek faiz politikası ilk etapta enflasyonu düşürmeyi hedeflemek içindir ve konut kredi faiz oranlarındaki yükseliş de zaman içerisinde gerileyecektir. 

Faizin düşmesi de hem fiziksel yatırımlar hem de riskli finansal varlıklar özelinde yapılan yatırımlara yönelimi artırır. Bunun nedeni borç almanın çok daha ucuz olması ve böylece ekonomik büyümenin teşvik edilmesidir. Faiz oranları düşükken genellikle tasarruf sahipleri ve borç veren kişi ya da kurumlar kaybetme eğiliminde olur. Borç alanlar ve yatırımcı olan kişiler ise daha düşük oranda borçlandığı için kazançlı olur.

Faizi anlatırken enflasyona değinmemek eksik bir anlatım olacağı için konunun teorik kısmını tamamladık. Şimdi salt faiz nedir gibi konulardan ziyade faizlerin çeşitlerinin neler olduğundan ve bu çeşitliliğin neden oluştuğundan bahsedeceğiz. Türkiye’nin gündemindeki en önemli konulardan biri olan politika faizinden bileşik faize kadar tüm detaylarıyla faiz çeşitlerini inceleyelim.

Faizlerin Düşmesi / Yükselmesi Neye Etki Eder?

Her ülkenin para politikasını belirleyen merkez bankası bulunur. Banka basılacak paranın miktarına ve borç verilen paranın getirisine kadar her şeyi kurum içerisinde belirler. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde faiz genel itibariyle ekonomik dengenin kurulmasında son derece etkilidir. Faiz artırımının olumlu yanları olsa da olumsuz etkileri de bulunur. 

Faizler arttığında dışarıdan sıcak para gireceği ve piyasa büyük ölçüde rahatlayacağı için ülkenin ulusal para birimi de değer kazanarak enflasyonun düşmesini sağlar (ayrıca bkz: En Değerli Para Birimleri). Bunun yanı sıra yüksek faizler yatırım araçlarının düşmesine de sebep olur. Faizlerin artması hayat pahalılığını da etkileyeceği için halkın tüketim alışkanlıklarını azaltır. Bu sayede tüketim ihtiyacı için talep az ve kaynak çok olur. Tüketimin geçmiş yıllara kıyasla düşük olması da enflasyonun gerilemesini sağlar.

faizin yukselmesi ve dusmesi

Faizlerin hesaplanma işleminde en sık merak edilen konulardan biri de basit ve bileşik faiz nedir şeklindedir. Basit faiz genellikle 1 yıldan daha kısa süreli tek bir dönem için anapara üzerinden belirli bir faiz oranıyla getiri demektir. Bu noktada kişilerin asıl amacı parasını artırmak ve enflasyonun üzerinde getiri elde etmektir. Bileşik faiz ise birazdan detaylı şekilde değinecek olsak da 1 yıldan daha uzun vadeli kredi işlemlerinde kullanılır.

Sermayenin sabit kalmadığı bir hesaplama türü olan bileşik faiz her dönemde elde edilecek getiri tutarının faizi bir sonraki döneme aktarılır. İsteğe bağlı olarak aylık ya da yıllık bileşik faiz hesaplaması yapmak mümkündür. Bileşik faizde amaç vade sonunda kazanılan getiri oranı ana paraya ilave edilerek yatırımcının anaparasını risksiz bir biçimde arttırmasıdır.

Faiz Oranları Neye Bağlı Olarak Değişir?

Yukarıda belirtilen hususlara bağlı olarak değişiklik gösteren faiz oranları faizde genişleyici ve sıkılaştırıcı para politikaları uygulanmasını sağlar. Bu noktada faiz oranlarındaki değişiklikler ekonomik konjonktüre de etki edeceği için hem vatandaşı hem de yatırımcıyı etkiler. Faiz oranlarının hangi seviyede olduğu kredi arz ve talebini etkileyen önemli faktörlerden biridir. Para ya da kredi talebinde artışların yaşanması faiz oranlarını yükseltirken talepteki azalma ise faiz oranlarını azaltacaktır. 

Tam tersi olarak kredi arzında artış görülmesi de faiz oranlarını düşüreceği gibi kredi arzındaki azalma da faiz oranlarını artırır. Enflasyonun ne seviyede olduğu da faiz oranlarını değiştiren etkenler arasında yer alır. Merkez bankası hedeflerinin üzerinde görülen bir enflasyon para politikalarında sıkılaşmaya yönlendirir. Tüm bunlara ek olarak devlet politikaları ve hükümetin kararları da faiz oranları üzerinde büyük etki yaratır. 

Sonuç

Bu rehberde, faiz kavramının ne olduğunu açıklarken aynı zamanda politika faizi, akdi faiz, efektif faiz gibi farklı faiz türleri hakkında detaylı bilgi sunuyoruz. Ayrıca, faiz oranlarının nasıl belirlendiğini ve ekonomik faktörlere nasıl bağlı olduğunu inceleyerek, Türkiye’de büyük bir öneme sahip olan faizin hem ekonomiyi nasıl etkilediğini hem de ekonomik kararları nasıl etkilediğini anlatıyoruz.

Bu rehber aynı zamanda faizle yakından ilişkili olan enflasyon kavramına da değindik. Böylece bu iki önemli ekonomik faktörün birbirleri ile olan etkileşimini ve genel ekonomik verilere olan etkilerini daha açık anlamış olduk.

Faiz ile ilgili Sıkça Sorulan Sorular

Faiz nedir?

Bileşik faiz nedir?

Akdi faiz nedir?